17 Ağustos 2022 Çarşamba

YALNIZLIK 

09-06-2021 18:49:55

Türkiye nüfusunun %50'den fazlası on bir büyük metropolde yaşamakta. Büyük kentlere göçler, sadece fiziksel mekanları değiştirmiyor. Birçok alışkanlıkları, bir çok ilişkiyi hatta, kendimizle olan ilişkimizi bile etkiliyor. Yaşadığımız çağda insanların çoğu, büyük kalabalıklar içerisinde yalnız. Son bir yıldır covid-19 salgını mücadelesi de, yalnızlık hissini  daha da artırdı..  Yalnızlık intihar olaylarını çoğaltıyor. 2019 yılında ülkemizde 3 bin 406 kişi, Denizli'de sadece 2021 nisan ayında  23 günde, biri çocuk 10 kişi intihar etmiş.

Kendisimizi yalnız hissetmemizin sebebi: Var olan tüm ilişkilerimizin ve toplumla olan bağlarımızın; duygusal ihtiyaçlarımızı karşılamaması, olarak tarif ediliyor. Yalnızlık hissetmek, kişinin yetersizliğinden daha çok sosyalleşme de ve sosyalleşme çabalarındaki eksiklerdendir. Yalnız kişi, insanların temel gereksinmelerinden olan; bağlılık, aidiyet, birliktelik, yakınlık gibi hisleri hissetmez. Başka bir ifade ile bu hisleri yaşatacak kimsenin olmadığı hissine kapılır. Şair şöyle demiş,"Yalnızlığım yanımda kimse olmamasından değil, yalnız olduğumu söyleyecek kimse olmamasındandır." Günümüzde bazı insanlar, yalnızlığını söyleyecek kimse,  bulamayacak kadar yalnız.

Yalnızlık hissi zamanla derinleşebilir. Yalnızlık hissini, değerli bir insan olarak görülmeme, hissi takip eder.Yalnızlık yanımızda birisinin olmasını isteyip de, yanımızda kimsenin olmadığı durumlarda hissettiğimiz durumdur. Yalnız olmakla, tek başına olmayı karıştırmamak gerekir. Kişi tek başına olabilir, hatta tek başına olmayı kendisi isteyebilir. Seçilmiş yalnızlık olgunlaştırır. İçine düştüğümüz yalnızlık ise kişiyi psikolojik olarak çürütür. 

           Bir kitapta okumuştum,"bir kimse başkalarıyla birlikte olmayı beceremiyorsa, yalnız olmayı beceremediği içindir". En temel ilişki kişinin kendisi ile olan ilişkidir. Tek başına olmak bireyin tercihi ise kişiyi kendisi ile barışık ve iyi hissettirecektir. Yalnızlık ise terk edilme, önemsenmeme, değer verilmeme hissiyle yaşanır. Yalnızlık başkalarıyla olan ilişkilere göre tarif edilir. Tek başına olmak ise bireyin kendisi ile kurduğu ilişkiye göre açıklanabilir. 

Yaşın ilerlemesi ile birlikte bireyin yalnızlığı kaçınılmazdır. Aile üyeleri, akrabalar, arkadaşlar, komşular ölebilir. Ölmeseler bile sizinle vakit geçirmeyecek kadar hasta veya ilgi alanları değişmiştir. Ülkemizde bir çok anne baba hayatlarını çocuklarına göre şekillendirmekteler. Çocuklar büyüyüp evlendiklerinde veya çalışmaya başladıklarında ebeveynler kendilerini yalnız hissederler. Esasında yalnızlık tek başına bireyin yaşıyla da ilgili değildir. İnsanların bazıları yaşları gençken de yalnız hissedebilirler. Yalnızlık bunalıma dönüştüğünde  sigara veya obezite kadar zararlıdır. 

Her şey kişinin kendisi ile olan ilişkisinde başlar ve biter. Yalnızlık hisseden kişi öncelikle kendisi ile olan ilişkisini gözden geçirmesi gerekir. Yaşamındaki amaçları nedir? Yaşamındaki anlam nedir? Hobileri var mıdır? Başkalarıyla olan ilişkilerine ne, kadar emek ve zaman harcamaktadır? Ailesi, akrabaları, arkadaşları, dostlarıyla olan ilişkilerini beslemekte midir? Onların sana ihtiyaç duyduklarında yanlarında mısın? Onları Arıyor musun? Onlar ihtiyaç duyduklarında destek oluyor musun? İlişkide olduğun kişilerle var olan ilişkini nasıl besleyip geliştirebilirsin? Bu sorulara yeterli cevap bulamayanlar, profesyonel desteğe ihtiyaç duyabilir. 

YORUM YAZ
BU HABER HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
Okur yorumları, kişilerin kendi görüşleridir. Bu yorumlardan sorumlu değildir.
YORUM YAZ - 1-0 galip geldi