15 Ocak 2025 Çarşamba

Görgü kuralları, özellikle, “saygı” değeri kaybolmakta mıdır?

Diler Aslan

27-11-2016
Bize yazmak için tıklayınız.

Toplamsal yaşamda en önemli değer “saygı”dır. Herkesi sevmek zorunda değiliz. Ancak saygı duymalıyız. Tutum ve davranışlarımızda saygı olmazsa, o toplumda hemen hiçbir iyileştirmeden bahsedilemez. Kalite kültürü’nün oluşturulması bu bağlamda en önemli unsurdur.

“Saygı göstermek” bazı sınırları bilmek ile ilgilidir. Her canlının fiziksel sınırı olduğu kadar, psikolojik sınırları da vardır. Toplum da ise sosyal sınırlardan bahsedilir.

Canlı ve cansız için fiziksel sınır belirlidir. En somutu olduğundan hepimiz dikkat ederiz. Ancak, dikkat etmeyenlerin de çoğunlukta olduğu söylenebilir. Özellikle yollardaki çukurlar, inşaatlardaki düzensizlik insana zarar oluşturacak riskler taşıdığından, psikolojik risk yanında fiziksel risk de oluşturmakta. Araba kullanan kişilerin çoğunun bu konuda tutarsız hareket ettikleri söylenebilir.

Psikolojik sınır hakkında çoğumuzun bilgisi bulunmadığı söylenebilir. Hatta farkındalık aşamasına gelmemiş insanlar da bulunmakta. Yaşadığımız çok sayıda olay bunun göstergesi.

Taciz sayılabilecek durumlarla karşılaşılabiliyor. Örneğin, Telekom tarafından sürekli aranmak. Kendileri aramasına karşın, açtığınızda “müşteri temsilcisi diğer müşterilere hizmet vermekte, lütfen ayrılmayınız.” Yanıtının sürekli tekrarlanması. Aynı gün beş kez aranmak. Hemen hepsinde aynı durum… Bu resmen tacize girmekte bence… Aksini iddia eden var mıdır? Merak ediyorum. Üstelik defalarca lütfen beni aramayın e-posta yazınız diye belirtmeme karşın…

Buna benzer çok sayıda olayla karşılaşılmakta…

Temel nedeni, ileri teknoloji üretemeyen toplumların insanlarının bunları kullanmak konusunda derin bilgiye sahip olmamamaları sayılabilir.

Tüm bunların temel nedeni “Saygı” değerinin kazanılmamış olması gibi geliyor bana.

Üniversite öğrencileri arasında bulunmaktayım. Uzun yıllardır onlarla iç içeyim. Onlara hizmet etmekten de çok çok mutluluk duymaktayım. Ancak bazı konulara dikkat çekmek de gerekiyor.

Gençlerimiz gün geçtikçe “saygı” değerinin varlığını unutmaktalar. Saygı derken bazı katı kurallardan bahsetmiyorum. Ancak… Bahsetmek istediğim bazı konular var, özellikle, bunlar toplumsal yaşam için affedilemez davranışları içermekte.

Bir anabilim dalı koridorunda, o anabilim dalına ait olan koridordaki koltuklarda, yedikleri yiyeceklerin kağıt ve kutularını koltuk üzerinde bırakıp gitmek… Aslında o anabilim dalı koridorlarında oturup gürültü dahi yapmamaları gerekiyor. Ancak bizler hoşgörülüyüz.

Öğretim üyesinin odasını pat diye açıp, odaya çöp atmak için girmek…

Binadan çıkarken, sizin üzerinize yürüyerek bina içerisine girmeye çalışmak en çok karşılaştığımız durumlardan. Kapalı yerden çıkanlara yer vermek saygı değerinin yer aldığı görgü kurallarından birisidir. Büyüğe yol vermek de bir saygı göstergesidir. Ben mi yanlış biliyorum?

Çöp kutularının çevresi çok ilginç oluyor. Girdiğim sınıflarda fotoğraf çekmeye başladım. Anlaşılacak gibi değil…

Ailelere, öğretmenlere ve topluma seslenmek istiyorum.

“Saygı” kavramının öğretilmesi gerekiyor. Rol modeller yeterli gelmemekte. Eğitim ve öğretim müfredatlarına sokulmalı. Eğitim programlarında yer almalıdır.

Rol modeller olarak anne, baba, yakınlar, öğretmenler ve tüm yetişkinlere çok sorumluluk düşmekte.

Üniversiteye gelmiş genç yetişkinlerin bu durumu neyin göstergesidir?

Dikkat edelim. Önemi çok büyük…

Birbirlerine saygı duymayan bireyler, etkili ve verimli takım oluşturamazlar, sadece çıkara dayalı ekiplerle hareket ederler.

(Not: Gerçekten saygılı genç yetişkinler yok demiyorum. Yanlış anlaşılmasın. Ancak çıkara dayalı ekipler iyileri engelleyebiliyorlar. Bu tehlikeyi vurgulamak istedim.)

İyi bir hafta dileklerimle,

Sevgi ve Saygıyla kalın.

YORUM YAZ
BU YAZI HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
Okur yorumları, kişilerin kendi görüşleridir. Bu yorumlardan sorumlu değildir.
YORUM YAZ
Diler Aslan - Diğer Yazıları
Bütün Diler Aslan Yazıları