Öğretmen, hemşire adayları ve mesleki eğitim kapsamında çıraklar başta olmak üzere; staj yapma zorunluluğu bulunan yüksekokul, lise ya da üniversite öğrencileri belirli sürelerle iş yerlerinde staj yapmaktadır. Her ne kadar staj süresince stajyerlere ücret ödenmesi gerektiği 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu ile zorunlu tutulmuşsa da, genellikle hukuka aykırı olarak stajyerlere ücret ödenmemekte, staj ücretinden feragat edildiğine dair sözleşme imzalatılmakta ya da ücret eksik hesaplanarak ödenmektedir. Özel iş yerlerinin yanı sıra, Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kurumlar da hukuka aykırı olarak staj ücretini ödemekten kaçınmaktadır.

3308 Sayılı Kanundaki düzenlemeye göre; işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler/stajyerlere, iş yerinin mevcudu ve işin niteliğine göre değişmek üzere aylık net asgari ücretin %15’i ile %50’si arasında hesaplanacak ücretin ödenmesi zorunludur. Hatta bu amaç doğrultusunda kamu kurum ve kuruluşlarının gerekli tedbirleri alacağı da hüküm altına alınmıştır.

Söz konusu düzenleme emredici bir hukuk kuralı olup, tüm işletme ve kurumların buna uyması gerekmektedir. Aksine yapılan “ücretsiz staj yapılacağı” yönündeki sözleşmelerin de hukuken hiçbir bağlayıcılığı bulunmamakta olup geçersizdir.

Belirtmek gerekir ki; staj yapılan yerin özel bir iş yeri ya da bir kamu kurumu olması açısından hiçbir fark bulunmamaktadır. Söz konusu düzenleme ile kanun kapsamına giren tüm stajyerlerin ücret alması gerektiği hükme bağlanmıştır.

Son olarak ifade etmek gerekirse, staj faaliyeti sırasında ücret talep edilebileceği gibi ücrete hak kazanılan aydan itibaren 5 yıl içinde de bu ücretler talep edilebilmektedir. Ancak 5 yılın geçmesi ile birlikte ücret alacağı zamanaşımına uğramaktadır.