12 Aralık 2024 Perşembe

TESELLİYE YASLANMAK  

Hüseyin Güdücü

01-12-2022
Bize yazmak için tıklayınız.

            Hızlı bir değişimin olduğu bu dönemde insanlar çeşitli problemlerle karşılaşıyorlar. Güçlü insanlar gerçeklerle yüzleşip problemine köklü çözüm ararken yeterince güçlü olmayanlar teselliyle idare etmeye çalışıyorlar.     

            Örneğin; bir doktor olarak hastaların genellikle zahmetsiz tedaviyi tercih ettiğine sıkça şahit oluyorum. Ne zaman bir hastaya köklü çözüm için diyet veya egzersiz önermeye başlasanız, hastaların çoğunun suratında bir memnuniyetsizlik belirir. Hemen itiraz ederler ve doktorun bir ilaç vermesini isterler. Eğer doktor bunun başka yolu yok derse; diyet, egzersiz önermeyen bir doktor ararlar. Amaçlarına uygun bir doktor bulamazlarsa halk doktoruna, aktara hatta bir üfürükçüye bile giderler. İstedikleri sonucu genellikle alamazlar ama yine de bu konuda en ufak bir vaadin peşine takılırlar. Nasılsa kolay bir yol bulunur diye kendilerini teselli ederler.    

            Basit hastalıklar için işin kolayına kaçmak pek sıkıntı çıkarmaz ama ölümcül hastalıklar ile karşılaşanlar ne yapacak? İnsanın başa çıkmakta en zorlandığı şeydir ölüm. Öleceğini bilen tek canlı olan insan, ölümü kabullenemediği için teselliye sığınır. Bunun için başvurulan teselli yöntemleri şunlardır; kimisi ölümü hiç aklına getirmez. Böylece ölüm yokmuş gibi yaşar. Kimisi, Hindistan’da yaygın bir görüş olan yeniden doğuşa inanır. Bu inanca göre, eğer iyi birisi olursan daha iyi bir yaşam için yeniden dünyaya gelirsin. Buna inanlar için ölüm yoktur. Kimi ruhun ölümsüzlüğüne inanarak sonsuza dek yaşayacağını varsayar. Kimisi öte dünyada bundan daha iyi bir hayata inanır. Kimisi, evlat sahibi olarak ve miras bırakarak ben olmasam bile soyum yaşıyor diyerek avunur.    

            Düşünce ile problemlere çözüm bulunabilir ama korkunun önüne geçilemez. Bu yüzden insanlar korkudan korunmak için; iradeden çok isteğe, akıldan çok yüreğe, mantıktan çok gönlün sesine kulak vererek teselliye yaslanırlar.  

Teselli her ne kadar akıldan mantıktan uzak olsa da insanın başa çıkmayacağı problemler karşısında gerçeği görmezden gelmeye ihtiyacı vardır. Boyunu aşan sorunlara ancak bu şekilde dayanabilir, böyle ayakta kalabilirler. Bununla birlikte her daim teselliye yaslanmak, geçekle aramıza mesafe koymak anlamına gelir. Bu mesafe ne kadar yüksek olursa o kadar yalan bir yaşam olur. Her daim teselliye yaslananlar bir gün gerçekle karşılaşırlarsa yalan dünyaları yerle bir olur.  

YORUM YAZ
BU YAZI HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
Okur yorumları, kişilerin kendi görüşleridir. Bu yorumlardan sorumlu değildir.
YORUM YAZ
Hüseyin Güdücü - Diğer Yazıları
Bütün Hüseyin Güdücü Yazıları