7 Aralık 2024 Cumartesi

ÖZGÜVEN  

Hüseyin Güdücü

01-09-2022
Bize yazmak için tıklayınız.

            Özgüven, kişinin kendi hakkındaki yorumların tamamıdır. Bu yorumların çoğu olumsuz ise o kişide özgüven eksikliği vardır. Özgüven eksikliği olan insanlar olumlu yanlarını göremez, olumsuz yanlarına odaklanırlar. Bunun sonucu kendisi ve hayat hakkında gerçek olmayan düşüncelere sahip olurlar. Özgüven eksiği olanlar bir şeye niyet edip eyleme geçemez çünkü kendi kendisine yapamazsın derler. Özgüvenli olanlar kendine yapabilirsin dedikleri için eyleme geçebilirler. Ancak burada ince bir ayrım var, özgüvenli olmak her şeyi yapabilirim demek değildir. Yapmak istediği şey konusunda bilgisini geliştirip, yapabileceğine emin olduktan sonra adım atmaktır. Yoksa karşısına çıkan her konuyu yapabilirim sanmak cahil cesaretidir ve sonu hüsran olur.  

            Doğuştan herkesin sonsuz bir özgüveni vardır. Çocuklar belli bir yaşa kadar köpekten, karanlıktan, yılandan, silahtan, mahcup olmaktan yani hiçbir şeyden korkmazlar. İdealleri sınır tanımaz, neyi isterse onu olabileceğinden emindirler. Örneğin bir çocuk hiç tereddüt etmeden Cumhurbaşkanı olacağım diyebilir. Ben yaparım algısı doğuştan her milletten çocukta vardır.  

            Özgüven eksikliği olan bir anne babanın çocukları ile az ilgi gören, güvenilmeyen,  eleştirilen, kızılan, arkadaş gruplarından dışlanan, tuhaf, kötü aptal yerine konan çocuklarda özgüven eksikliği oluyor. Böyle kişiler, beğenilmek ve değerli olmak için hep başarılı olması gerektiğini, hiç hata yapmaması gerektiğini, mükemmel olmak zorunda olduğunu, ancak başkalarını memnun ederek kabul göreceklerini, düşüncelerini dile getirirlerse gülünüp alay edileceğini veya aptalmış gibi görüneceğini sanırlar. Kendileri hakkında bu şekilde yorum yaptıkları için bu düşünceler kaygı, üzüntü ve heyecana yol açar. Bedeninde bu hisleri duydukça kötü hisseder. Felaket bir durum ile karşı karşıya olduğunu düşünür, bu düşünceyle başa döner. Böylece bir kısır döngü oluşur. Çoğu bu durumdan kurtulmak için yaşadığı yerden kaçmayı yeğler. Kaçmak kısa süreliğine ona iyi görünse de sonuç daha felakettir.  

            Doğuşta sonsuz özgüveni olan çocukların çoğunluğu ebeveynlerin ve toplum kurumlarının elbirliği ile özgüven eksikliği olan kişilere dönüşüyor. Böyle olanlardan kimi kaderine razı olur, kimi de bu durumdan kurtulmak ister. İnsanın kendi kararlarını kendinin verdiği evre kendi kaderlerini belirleme evresidir. Bu evreye gelenler isterlerse ömrünün geri kalanını kendi kararları ile yaşayarak, kaderlerini yeniden yazabilirler.  

 Özgüven eksikliğinden kurtulmak isteyenler, şimdi ne yapmalıyım diye sormalıdır. Sorunun kaynağı kendinin kendi hakkındaki yorumları ve inançları olduğuna göre bunları değiştirmenin yolunu bulmalıdır. Zaten başkalarının ne düşüneceğini belirlemek elimizde değildir. Mükemmelliğin ve kusursuzluğun mümkün olmadığını fark edip bundan vazgeçmeli, onaylanma ihtiyacından kurtulmalı, iletişimini geliştirmeli ve en önemlisi demekten korkmamalıdır.  

YORUM YAZ
BU YAZI HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
Okur yorumları, kişilerin kendi görüşleridir. Bu yorumlardan sorumlu değildir.
YORUM YAZ
Hüseyin Güdücü - Diğer Yazıları
Bütün Hüseyin Güdücü Yazıları