Ben asla yalan söylemem diyorsanız, Friedrich Nietzsche ile aynı fikirde değilsiniz. Zira O, “İnsan yalansız yaşayamaz,” demiş.
Hadi bakalım! Şimdi ne diyeceksiniz?
Bu konuyu tartışacaksak, galiba önce yalanın ne olduğunda anlaşmamız gerekecek. Yalansız yaşabilirim diyenler, basit bir çıkar uğruna, aleni yalan söylemem demek istiyor olmalı.
Yalan, gerçeği gizlemek olduğuna göre, ‘Ben hiçbir zaman gerçeği gizlemem ve gizlemedim,’ diyebilen var mı acaba? Dahası bunu masum görmeyen var mı?
Kızdığı insana, şirin görünmek için gülümsemek, istemediği bir şeyi, çok istiyormuş gibi göstermek, bir ayıbı, yanlışı görmezden gelmek, sevmediği halde seviyor görünmek, kendinden güçlüye başka, güçsüze başka davranmak, hemen herkesin yaptığı şeyler. Kişi bunların yalan olduğunu biliyor ama kendini mazur görüyor. Çünkü bunların insanlar arası ilişkileri sürdürmek için kaçınılmaz olduğunun farkında. Her zaman gerçekleri söylemek, sürtüşmeye, gerilime hatta çatışmaya yol açabilir. Bu riskler düşmanlığa yol açar. Düşmanı olanların can ve mal emniyetini tehdit altına girer. İşin içine güvenlik girince akan sular durur. Kişi, ‘Güvende olmak için bu masum yalanları söylemek zorundayım,’ diyerek kendini mazur görür. Kamu vatandaşın güvenliğini kafi derecede koruyamadığı, yani hukukun üstün olmadığı ülkelerde ne yazık ki düşman kazanmaktan kaçınmak daha önemli oluyor. Bu yüzden hukukun üstün olmadığı ülkelerde insanlar daha sıkıntılıdır.
Böyle bakınca, Nietzsche’ye hak vermemek pek elde değil gibi görünüyor.
Peki, güvenlik gerekçesiyle dahi olsa, masum görünen yalanlara sığınmanın maliyeti nedir, sizce?
İçinden geldiği gibi davranamayan insan, için içten içe kendine kızar. Kendisini haklı çıkarmak için mantığı şahane bahaneler bulur ama kalbini asla ikna edemez. Kalbi itiraz eden insan huzur bulamaz. Huzursuzluk çok can yakıcıdır. Bu durumdan kurtulmak için insanların çoğu, kalbin itiraz eden sesini susturmanın yolunu arar. Kimi günahkar olduğunu düşünüp, Tanrı’ya sığınır, kimi bağımlı olur.
Huzurun tek yolu kalbin rehberliğinde yaşamaktır. Zira kalp kişisel hesap gütmez.