Hazırlamak, oluşturmak, yayımlamak yeterli mi? Yaymak ve farkındalık yaratmak için de çaba göstermek gerekiyor.

Diler Aslan

07-12-2020
Bize yazmak için tıklayınız.

2000’li yıllarda tıbbi cihazlar ile ilgili standart eğitimi için Fransız eğitici Denizli’ye gelmişti. Bir AB projesi kapsamında davet etmiştim. Tıbbi laboratuvar bilim ve meslek insanlarına eğitim düzenlemiştik. Bu AB projesi kapsamında Türkiye’nin çeşitli illerinde eğitim vermiş, eğitici. Onunla sohbet sırasında bana şunu söyledi ve vurguladı.

“Nerede eğitim versem, şunun farkına vardım. Türkiye’de yasa, yönetmelik, vb. yayımlanıyor. Ancak ardından farkındalık eğitimleri yapılmıyor. Dolayısıyla yayılmıyor. Böyle olunca da vatandaş neyin, nasıl yapıldığını ve yapılacağını bilemiyorlar. Varlığından da haberleri olmuyor” diye belirtti. 

Bu tutum sadece yasal mevzuatta olmuyor. Kurum ve kuruluşlara çeşitli denetim ve değerlendirmelere gidiyorum. Değerlendirildikleri referans belge içeriğinin tüm kuruluşta öğrenilmemiş olduğunu gözlemliyorum. Yöneticilere soruyorum: Dış değerlendirmek için iç değerlendirme yapıyorsunuz. Bunu kuruluşunuzda her çalışana nasıl duyuruyorsunuz veya her çalışanı nasıl katıyorsunuz? Her birimden bir temsilci seçiyoruz diyorlar. O kadar…

Seçilen temsilcinin birimine gidip bilgilendirme yapmadığı fark ediliyor. Hem yönetici yayılma konusuna dikkat etmemiş oluyor hem de o birimdekiler konuyu öğrenmemiş oluyorlar. Bunun da farkında olmadıkları gözleniyor.

Bu tutum ve davranışlar her kurum için geçerli. Ülkemizde bu kültür yaygın. Eğiticilerin eğitimi yaklaşımıyla, temsilciler temsil ettikleri ekipleri eğitmedikçe gelişme olamaz. Yerimizde sayar dururuz. 

Temsilci birim ile seçildiği takım arasında iletişim kişisidir. Her iki gruba gerekli bilgileri aktarmalıdır. Üst ve ara yöneticiler bu iletişimin etkili ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamalıdır. 

Bizim bir uygulamamızda temsilcilere aldıkları eğitimi kendi birimlerinde anlatmalısınız diye bildirdiğimiz zaman, eğitimden sonra birimlerinde o konuyu anlatmakta zorlanacaklarını bildirdiler. Onlara hak verdik. Eğitimleri sanal ortamda canlı yaptık. Canlı katılamayanlar için videoya çektik. Yine temsilcilerin bu videolarla yüz yüze eğitimler yapmalarını istedik. Resmi yazılarla uygulanmasını sağladık. Başarı birim yöneticilerinin sahiplenmesine bağlı oldu. 

Öğrenme ortamı sağlayarak ve eğitim gerçekleştirerek yayma girişimini başlatmak üst yöneticinin sorumluluğunda. Ara yöneticinin astlarına da yayması gerekiyor. Ara yöneticinin yayması durumunda en uç çalışanın öğrenmesi ortamı yaratılmış olur. Ara yönetici yaymazsa, bu aşamada tıkanır. Ara yöneticinin yayması durumunda çalışan öğrenmezse yine yayma tıkanır. Hepsinden üst yönetim sorumludur. Çünkü çalışanı işe atayan, ara yöneticiyi görevlendiren üst yönetimdir. Kurumdaki liderlik özelliğinin etkisi büyük.

İnsan davranışları yanında teknolojik olanaktan yararlanmak da önemli bir yetenek. Yaymak ve farkındalık geliştirmek açısından gelişmiş teknolojiden yararlanılmalı. Bu da öğrenmeyi öğrenmek alışkanlığı olan toplumlarda mümkün olabiliyor. 

(Bahsettiğim Fransız eğitici bana 2000’nin başlarında söylemişti. 20 yıl geçmiş…)

İyi bir hafta diliyorum.

Sağlıklı, Sevgi ve Saygıyla kalın.  

YORUM YAZ
BU YAZI HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
Okur yorumları, kişilerin kendi görüşleridir. Bu yorumlardan sorumlu değildir.
YORUM YAZ
Diler Aslan - Diğer Yazıları
Bütün Diler Aslan Yazıları