Define avcısı iki arkadaş bir kalede yaptıkları kazıda hazineyi bulmuşlar. Çok büyük bir hazine bulmuş olmalarına rağmen hazineyi elinde bulunduran tüm hazineyi almak istemiş. Bunun için diğerini öldürmeyi düşünmüş ama yakalanma ihtimali olduğundan bundan vazgeçip daha ince bir plan yapmış. Ortadan kaybolmuş ve kendisini ortağının öldürüldüğüne dair bir haber yaymış. Yaymakla kalmamış, katilin ortağı olduğunu gösterecek sahte deliller oluşturmuş.

            Yetkililer yapılan inceleme sonucunda ortağını arkadaşını öldürmekten tutuklamışlar. Mahkeme tüm kanıtları incelemiş, onun katil olduğuna hükmetmiş ve idamına karar vermiş.

            Arkadaşının tüm hazineyi ele geçirmek için bunu yaptığını, aslında ölmediğini bilen adam, bir yolunu bulup hapishaneden kaçmış. Kaçtıktan on iki yıl sonra, ortağının başka bir isimle, ünlü ve saygıdeğer bir politikacı olarak öldüğünü öğrenmiş.

            Mahkemeye müracaat etmiş, onu yargılayan hakim hala çalışıyormuş.  “Ben masumdum ama kanıtım yoktu o yüzden kaçtım,” demiş. Yargıç, özür dilemiş ve daha sonra  “Hayatımda belki de buna benzer çok suç işlemişimdir,” deyip istifa etmiş.

            Bugün tüm dünyada suçlular cezalandırılıyor. Bunun amacı suç işlemenin önüne geçmek. Niyet güzel ama amaç hasıl oluyor mu?

            Bir kere elimizde bir suçlu var, karşısında da bir devlet. Devletin kanunları dişe diş, göze göz olursa,  bu intikamcı bir yaklaşım olur. ‘Kanı kanla yumazlar,’ derler. Devlet intikamcı olursa, hikayedeki gibi bir çok masum suçlu diye idama gider. Birini öldürmek suçsa, onu idam eden kanunlar da suç işlemiş olmuyor mu? Ayrıca birini öldüreni öldürmek intikam almak değil midir?

            Suça ceza intikamcı bir yaklaşımdır. Ancak tüm toplumun talebi bu yöndedir. Toplum intikam almaktan hoşlanır. Asıl sorun buradadır. Toplumlar şu anda ne yazık ki şiddet doludur. İçi şiddet dolu insanlara ıslah vb gibi insani şeyleri anlatmak ve onları ikna etmek mümkün görünmüyor.

            Suç işleyenlere suçlu demekten ziyade, hasta demek belki daha doğru olacaktır. Çünkü bir insanı öldürecek kadar şiddet, nefret, kin dolu olmak pek normal sayılamaz. O yüzden bu insanların ceza korkusu ile suç işlemekten kaçınacağını sanmam.

            Suçları azaltmanın en iyi yolu insanların şiddet duygularının azaltılmasıdır. Bunun için kimsenin öteki olmadığını, özünde hepimizin insan olduğumuzu bir kez daha hatırlamalıyız.