Dikey ve yatay entegrasyon/uyum/birleştirme farklı alanlarda farklı uygulanıyor. Dikey olsun yatay olsun her türlü entegrasyonda hangi alanların yer alması gerektiği bilimsel, operasyonel temellere ve amaçlara göre yapılır. Bu da bilgi temelli olmayı gerektirir.
İş sektöründe değer zincirlerine göre birleşmeler şeklinde açıklanıyor. Eğitim ve öğretimde, öğrenme kazanımlarına erişim için müfredat ve eğitim programları planlanırken dikkate alınıyor. Yönetimde ise daha ince ayrıntılarıyla ele alınıyor. En iyisi, süreçlerle ve proje temelli yönetimlerde uygulanabiliyor.
Eğitim-öğretim, tıbbi laboratuvar ve kalite yönetimi deneyimlerime göre şu anda yaşadığımız salgın durumunun yönetiminde dikey ve yatay entegrasyon yaklaşımıyla koordinasyonun sağlanması durumunu değerlendirmek istiyorum.
Sağlık hizmetleri yönetimi insan sağlığı ve hasta güvenliği odaklıdır. Dolayısıyla toplum sağlığının sağlanması ve sürdürülmesini hedefler.
Bulaşıcı hastalıklar ve kronik hastalıklar sağlık hizmetlerinde çok önemli yeri oluşturur. Yukarıdaki ana hedefler değişmese de her birisinin yönetimi farklıdır. Yönetimler şu sorulara göre planlanır, uygulanır, kontrol edilir ve sürekli önlem alınır.
İnsan sağlığını korumak için neler yapmalıyım? Ulusal stratejim nedir? Bu stratejiyi yerine getirmek için hangi faaliyetleri gerçekleştirmeliyim?
Kronik hastalıklardan korunmak için stratejim ne olmalı? Kronik hastalara nasıl yaklaşmalıyım? Onların kaliteli yaşam sürmeleri için ne yapmalıyım? Yakınlarına nasıl yardımcı olabilirim?
Bulaşıcı hastalıklardan korunma için stratejim ne olmalıdır? Hastanın güvenliği ve salgın olmaması için ne yapmalıyım? Bulaşıcılık salgın kriterlerinde ise toplum sağlığını nasıl korumalıyım?
Dikkat ederseniz sorular hep aynı, ancak yapılacaklar farklı. Ülkemizde bu sorulara yanıt buluyoruz. Diye düşünülebilir. Hatta iddia edilebilir. Ancak tek tek olmuyor. Stratejinin, faaliyetlerin entegrasyon (yer alacak disiplinlerin etkili belirlenmesi) yaklaşımlı koordinasyon içerisinde olması gerekiyor.
Hastalık yönetiminde klinik yol haritası kullanılır. Klinik yol haritası hastalık bakım yolları veya entegre hastalık bakımı olarak da adlandırılıyor. Hastanın bakım kuruluşu veya kurumuna başvurmasıyla başlar. Memnun bir şekilde ayrılmasına kadar sürer. Kronik ve bulaşıcı hastalıklar için daha geniş alanı kapsar.
Normal bakım yol haritası şöyle ilerler. Klinisyen hastayı görür ve yakınmalarını dinler. Kanıta dayalı olarak entegrasyonu planlar. Gerekli görüyorsa hastanın tetkiklerini ister. Laboratuvar testleri bu entegrasyon girişiminden birisidir. Bazı testler vardır ki kesin tanı koydurur. Tetkik özelliklerine göre ya tetkikleri hep birlikte ister (yatay entegrasyon) veya sırasıyla ister (dikey entegrasyon).
Bulaşıcı hastalıklarda laboratuvar testleri kesin tanı koydurucu olabilmektedir. Ancak burada da dikkat edilecek bazı faktörler vardır. Bu faktörlere mutlaka dikkat edilmelidir. Testlerin güvenilir yapılabilmesi salgınlarda insan sağlığının, hasta güvenliğinin ve toplum sağlığının korunması için başlıca önlemlerden birisidir.
Bu bağlamda, salgın yönetimine hazırlıklı olmak gerekir. Bu da güvenilir testlerin ülke genelinde nerede yapıldığının haritasının ülke sağlık bakanlıklarında bulundurulmasıyla gerçekleştirilir.
Diğer önemli konu salgın durumlarında oluşturulan kurullar vb. topluluklardır. Burada hem dikey ve yatay entegrasyon hem de etkili ve verimli koordinasyon önemlidir.
İlgili tüm komite veya komisyonların yönetimini yapacağı bir üst gözlem kurulu oluşturulabilir. Ancak alt komiteler de gereklidir. Laboratuvar testleriyle ve bunların üretimiyle, enfeksiyon hastalıklarıyla, salgının izlenmesi ve korunmasıyla ilgili alanlardan üyelerin bulunacağı komiteler olmalıdır. Yalnız, bu komiteler çok önceden oluşturulmalıdır ve ilgili alanlarda bilgi ve yetkinlikleri kanıtlanmış kişilerden oluşturulmalıdır.
Dikey ve yatay entegrasyonda başarı, doğru insanların koordinasyonuna/eşgüdümüne ve doğru karar almalarına bağlıdır. Her şeyi ben bilirim alışkanlığı olan toplumlar bunun farkına varamadıkları için hiçbir işi hiçbir zaman tam anlamıyla başaramazlar. Dolayısıyla gelişmiş ülkeler arasında olamazlar. Ya 3. Dünya ülkeleri ya da gelişmekte olan ülkeler arasında kalırlar.
Şu anda hiç aklımıza getirmediğimiz, bilim kurgu filmlerinde izlediğimiz olayları yaşıyoruz. Olağanüstü bir durum. Tüm dünya yaşıyor ancak her ülke farklı şekillerde etkileniyor.
Kişiler bilgi ve psikoloji durumlarına göre farklı şekillerde algılayabiliyorlar. Ancak bazı gerçekler var ki! Konuşulmalı ve değerlendirilmeli. Umarım en az zararla atlatırız ve bu olaydan çok yararlı dersler çıkarabiliriz.
İyi bir hafta diliyorum.
Sevgi ve Saygıyla kalın.