7 Aralık 2024 Cumartesi

VİCDAN NASIL OLUŞUR

Hüseyin Güdücü

11-04-2019
Bize yazmak için tıklayınız.

 

İnsanlar kolaylıkla birbirine vicdanlı, vicdansız, dahası kara vicdanlı diyorlar. Diyorlar da acaba ne demek istiyorlar? Bu vicdan denilen şey nedir? Pazarda markette satılmadığına göre, nasıl oluşur?

Devlet, toplumu bir arada tutabilmek için belli kurallar koyar ve insanların bu kurallara itaat etmesini sağlar. Bu görevi güvenlik güçleri marifetiyle yapar. Ancak her insanın başına bir jandarma koymak mümkün değildir. Bu yüzden kurallara daha kolay ve daha ucuz itaat etmenin yöntemi aranmış. Sonunda bunun en iyi yolunun ‘insanın kendi kendini kontrol etmesi için, herkesin içine denetleyici bir mekanizma yerleştirmek’ olduğunun farkına varılmış.

İşte bu denetleyici mekanizmaya ‘vicdan’ deniyor.

Evet, insanda bir denetim mekanizması, yani vicdan olmalı bunda hemfikiriz. Mademki olmalı, öyleyse bunun derecesi ne olmalı?

Kimi; ‘Çocuğum her zaman her yerde tüm kurallara uysun’ diyor, kimi; ‘İnsan doğasına aykırı kurallar var bunlara uymak gerekmez’ diyor, kimi; ‘Dinimizin kurallarına kati olarak uymalı’ diyor, kimi; ‘Milliyetimizin kuralları tartışılmaz’ diyor, kimi; ‘Mahallenin kurallarına uyulmazsa dışlanırız, bu yüzden onlardan asla vazgeçemeyiz’ diyor, vb. Aile, kendi bilgisine, görgüsüne, meşrebine göre, toplum baskısını göz önüne alarak, kurallara itaat eden bir çocuk yetiştiriyor. Sonra da hep aynı şekilde kalması için ona vicdan yerleştiriyor. Vicdanı, tabular ve kutsallarla destekliyorlar.

Çocuk kendine verilen doz nispetinde toplumun imal ettiği bir mamul haline geliyor. Eğer ağır doza maruz kalmışsa, kendinden tamamen vazgeçip kendini topluma beğendirmeye adıyor. Beğenilmek adına ikiyüzlü davranmaya bile razı oluyor. Kendinden vazgeçmenin bedelini ödeyebilecek bir ödül olmadığı için hep hüsran yaşıyor. Sonra da suçu başkalarında arıyor.

‘Mamul’ olmaktan çıkıp, ‘ben kendim olmak istiyorum,’ diyenler; bunu tek başına yapmak zorundadır. Buna niyet edenler; ‘Yaşadıklarımın sorumlusu benim, ben istersem kendimi yeniden inşa edebilirim,’ diyerek yola çıkmalıdırlar. Yeniyi inşa etmek için ilk önce eskiyi yıkmak gerekir.

Yıkıma, eskiyi ayakta tutan tabulardan başlanmalıdır. Sonra sıra kutsallara gelecektir. Bunlar kolay işler değildir ama ‘Kendim olmak istiyorum,’ diyenlerin başka çaresi yoktur. Bundan başka çare arayanlar, mucize satan avcılara av olmaktan kurtulamazlar.

 

YORUM YAZ
BU YAZI HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
Okur yorumları, kişilerin kendi görüşleridir. Bu yorumlardan sorumlu değildir.
YORUM YAZ
Hüseyin Güdücü - Diğer Yazıları
Bütün Hüseyin Güdücü Yazıları