Bilgi çağındayız. Bilgi ortaya çıkıyor, geometrik katlardan daha hızlı yayılıyor ve kısa sürede eskiyor. Üniversitede kazanılan bilginin eskime yılı ne kadar? 2 yıl kadar, hatta daha kısa olduğu söyleniyor. Bu durumda diploma, o mesleğin yeniliklerini izlediğiniz ve bildiğiniz anlamına gelmiyor. Dolayısıyla diplomanıza çok güvenmeyeceksiniz. Tabii ki diplomanın kazandırdığı temel bilgi ve becerileri kazanmış olmak yapılacak iş için önemini kaybetmez. Bu gerçek de daima akılda tutulmalı.
Hak edilen diplomanın kazandırdığı bilgi ve becerilerin devam ettiğine uzun yıllar güvenmek ülkemizde halen geçerli. Özellikle meslek şovenizmi çok yaygın. Ülke olarak geleceğe hazırlıklı olabilmek için bu inançlardan vazgeçmeliyiz. Yapılan bir araştırmaya göre ülkemizde ön yargı-kalıp yargı-ayrımcılık kısır döngüsünün çok yaygın olduğu saptanmış. Çoklu disiplinli ekiplerle çalışmak konusunda başarılı olamamızın başlıca nedenlerinden birisi.
İşte bu nedenlerden dolayı büyük bir potansiyele sahip olmamıza karşın uzun yıllardır gelişmekte olan ülkeler sınıfındayız. Gelişmiş ülkeler sınıfına atlayamıyoruz.
Diploma bilgisinin yeterli olmadığını bilenler kişisel gelişime önem veriyorlar. Bilgi ve beceri kazanmak için çeşitli yollar deniyorlar. Eğitimlere katılıyorlar. Bu eğitimler sınıf ortamında ya da dijital ortamda olabiliyor. Uzaktan öğrenme kursları var. İnternet’te Youtube’a alanında yetkin uzmanların yüklediği videolar var. Toplantı “
Webinar”’ları, “
Podcast”’leri bulunmakta. Bilgi ve beceri kazanmanın çeşitli yolları var. Yeter ki kişi kendisi istesin.
Tıp Fakültesi’nde probleme dayalı aktif öğrenme sistemini kurarken hem yurt dışı kaynaklı eğitimler aldık, hem de çok sayıda bilimsel makale okudum. Aklımda kalan önemli önerilerden birisi şudur: “Kişi kendisi isterse öğrenir.” Bu, eğitim alanında uzman kişinin araştırma sonuçlarından birisi. Ancak kişinin kedisinin istemesinin yanında eğitim kurumunun her türlü olanağı sağlaması durumunda bu geçerlidir.
Sürekli eğitim kapsamında düzenlenen eğitimler başarılı oluyor mu? Gerçek hayatta çeşitli pozisyonlarda bulunmuş olan yetkin kişiler şunları fark ederler. Hizmet içi eğitim verilir. İlgili kişiler katılırlar. Eğitimden sonra onların halen bilgi ve beceri kazanmamış olduğu gözlenir. Dersi anlatırsınız. Her öğrencinin aynı şekilde öğrenmediğini gözlersiniz. Aynı okuldan mezun olup da alanının bilgi ve becerilerinde yeterli olmayan mezunlar vardır. Eğitime katılma sertifikası vardır, konuyla ilgili temel soruları sorarsınız hiçbirisine yanıt veremez. Kendisinin de öğrenmek istemesi önemli.
Ancak bilgi, beceri ve yetkinliğin kanıtlanması da günümüzde şartlardan birisi. Diploma sahibi olmak; çeşitli bilgi ve becerileri kazanmak için kişisel gelişime önem vermek; sertifikalar almak yeterli olmuyor. Ne yapılıyor? Ulusal ve uluslararası genel değerlendirme sınavları açılıyor. Kişiler bu sınavlara giriyorlar, başarılı oluyorlar. Sınavlarda temel bilgi ve bir dereceye kadar beceri ölçülüyor. İşin hakkıyla yapılacağı halen tam olarak kanıtlanmıyor.Çünkü bu şekilde gerçek hayattaki başarının ölçütü olan yetkinlik ölçülemez. Yetkinlik kurum ya da kuruluşlarda işe alınma sırasında değerlendirilebilir veya bir süre çalışma olanağı verilir. Yetkinlik değerlendirmesi yapılır ve sonucuna göre işte kalma durumuna karar verilir.
Diploma bilgisini geçerlilik süresi çok kısa. Sürekli gelişmek kişinin kendisine bağlı. Kazanılmış bilgi ve becerinin kanıtlanması yolları zorlayıcı. Kanıtlayanların önlerini kapatan ve kanıtlayamayanların önlerini açan uygulamalar var. Bunlar; diploma şovenizmi; sempatik ilişkiler; hepimizin karşılaştığı kayırmalar, vb. durumlar.
Bu tutum, davranışlar ve uygulamalar iki yönlü engel oluşturuyor. Diploma sahibi kişi kendisini geliştirmese de belirli gruplar ve/veya kurumlar tarafından korunur. Diğer taraftan aynı alanda bilgi ve beceri açısından kendisini geliştirenler dikkate alınmaz. Hatta dışlanırlar. Kendisini geliştirmeyen korunurken kendisini geliştiren engellenir. Sonucunda o alanda geri kalınmış olur. Bu alışkanlık yaygın olunca da alanda ülke boyutunda geri kalınır.
Bilgi, beceri ve yetkinliği hakkıyla ölçemeyen kurum, kuruluş ve ülkelerin geleceği yakalaması çok zor. Kalite yönetimi yollarını sunuyor.
Ancak hakkıyla uygulamak önemli ve öncelikle bilincinde olmak gerekli…
İyi bir hafta dileklerimle,
Sevgi ve Saygıyla kalın.