7 Aralık 2024 Cumartesi

KURU NASİHAT

Hüseyin Güdücü

08-11-2017
Bize yazmak için tıklayınız.

 

            Oğlunun problemi ile baş edemeyen anne, çocuğunu alıp Mahatma Gandi’ye götürmüş. Uzunca bir süre sıra bekledikten sonra Gandi’nin karşısına çıkmış ve “Sayın Gandi, bu benim oğlum. Sabah akşam zararlı şekerlerden yiyip duruyor. Sağlığı bozulacak diye korkuyorum. Ne yaptım ne ettiysem sonuç alamadım. Ne olur bana yardım edin, bir yol gösterin,” demiş.

            Gandi hiç cevap vermeden sessizce çocuğa bakmış, sonra derin bir nefesten sonra anneye dönmüş, “Ben sizi tam bir ay sonra tekrar göreyim, olur mu?” demiş. Anne, Gandi’nin davranışına bir anlam verememiş ama ‘tamam’  demekten başka yapacak bir şeyi olmadığından evine dönmüş.

            Bir ay sonra, anne çocuğunu alıp, yeniden Gandi’ye gitmiş. Gandi çocuğu ve anneyi tanımış. Anne, “Çocuğum şeker yemeyi bırakmadı,” diye yakınmış. Gandi çocuğun karşısına diz çökmüş ve “Ne olur evladım, şeker yeme,” demiş. Anne, Gandi’nin kuru nasihatine şaşırmış ve sinirlenmiş. “Madem sadece bunu söyleyecektiniz, bizi bir ay niye beklettiniz,” diye sitem etmiş.

            Gandi, gayet sakince, “Hanımefendi siz geçen ay buraya geldiğinizde, ben de şeker yiyordum. Bu nasihati ona verebilmek için aslında bir ay boyunca şeker orucuna girdim,” demiş.

            Gandi, basit bir problem karşısında bile karşısındakini anlamak için bir ay şeker orucu tutuyor. Zaten bunun için tarihteki yerini alıyor.

            Günümüzde ahkam kesmeyi seven çok insan var. Siz siz olun ortalık yerde bir sorununuzdan söz etmeyin. Zira o sorun için oradaki kelle sayısı kadar nasihat alırsınız. Hatta bazıları çifte nasihat bile ederler. O kadar nasihat edilir ama hepsi kulaktan duyma boş şeylerdir. Zaten çoğu sorun sahibinin bildiği şeylerdir.

            Ahkam kesmek kolay ve pek keyifli bir şey olmalı ki, çok kişi bunu zevkle yapıyor. Peki ya ahkam kesenleri dinlemek! Adamın, ‘Ben senden daha akıllıyım,’ demiş olmasına mı yanarsın, seni ahmak yerine koymasına mı? Yoksa zekânızla alay etmesine mi? Ahkam keseni dinlemek neresinden bakarsanız bakın, en hafifinden eziyettir.

            Bir sorunu olan ehil bir kişiye gitmelidir. Ehil olanlar aynı zamanda edepli de olduklarından, sadece soranlara, bildiklerini anlatırlar. Bilmediklerini ya araştırdıktan sonra cevap verirler ya da daha ehil birine yönlendirirler.

 

YORUM YAZ
BU YAZI HAKKINDA YAPILAN YORUMLAR
Okur yorumları, kişilerin kendi görüşleridir. Bu yorumlardan sorumlu değildir.
YORUM YAZ
Hüseyin Güdücü - Diğer Yazıları
Bütün Hüseyin Güdücü Yazıları