Kalite yönetimi kişinin, kurum ve kuruluşun hedeflerine erişme durumunu ölçer. Her kurum veya kuruluşun belirli bir amacı vardır. Bu amaç ya da amaçlara erişmek için hedefleri belirler. Bu hedeflere erişmek için de faaliyetlerini planlar. Faaliyetlerin sonuçlarını değerlendirir. Hedefe erişme durumuna göre sürekli iyileştirmeler yapar. Bu faaliyetleri hedefe odaklanarak yaparsa başarılı olur.
Hedefine odaklanmış olan toplumların daha gelişmiş toplumlar olduğu kesindir.
Geçtiğimiz hafta kongre nedeniyle iki Güney Afrika şehrine gittim. Birisi Durban diğeri Cape Town. Her ikisi de çok güzel. Durban en büyük sahil kentlerinden. Çok büyük kongre merkezi var. Sahili çok güzel. Ancak dışarıda yürümek çok zorlayıcı. Hırsızlık olabildiği için yürümeyin diye öneriyorlar. Turistik geziler için önceleri Durban tercih edilirken, şimdi Cape Town tercih edilmekte imiş.
Cape Town cıvıl cıvıl insan kaynıyor. Sanat etkinlikleri var. Spor olanakları var. Manzara noktaları var. Doğal yapılarını çok iyi değerlendirmişler. Çok fazla turist var. Halk da bunun bilincinde görünüyor.
Cape Town’ın bu hale gelmesinin çok eskiye dayanmadığını söylüyorlar. Cape Town yetkilileri şehri turizm merkezi yapmaya karar vermişler. Bu hedefe kilitlenmişler. Şehirlerini turizm merkezi haline getirmişler.
Her türlü ayrıntıyı düşünmüşler. Kalite yönetimi ilkelerine göre yapılanmış oldukları her durumda anlaşılıyor. Çok para yatırmışlar ancak şimdi hepsini geri kazandıkları kesin.
Hedefe odaklanarak faaliyet planlamak gerçekten bilgi ve beceri istiyor. Ulaşacağınız hedef için stratejik plan yapmak önemli. Stratejik plan için önce durum değerlendirilmesi yapılması gerekiyor. Hedefe odaklanılarak yapılan stratejik plan ile hedefe odaklanılmadan yapılan stratejik plan arasında çok fark var. Plan okunurken dahi bu durum hissediliyor.
Ülke yönetimi açısından en iyi stratejik plan Atatürk zamanında yapılmış. Atatürk ve onun takımı Türkiye’yi çağdaş ve gelişmiş ülkeler arasına yükseltmeyi hedeflemişler. Öncelikler çok iyi belirlenmiş. Ancak kurulan her şeyin başarıyla yürütülmesi için yürütücüler de bilgi ve beceri kazanmalılar. Bu bakımdan yeterli olamamışız.
Şu andaki durumumuza bakılırsa çağdaş ve gelişmiş ülkeler arasında bulunma hedefimize odaklanma durumumuz tartışılır. Eskiye özlemi olanların faaliyetleri ön planda görünüyor.
Hedefe odaklanarak stratejik plan yapmak alışkanlığını henüz kazanamamış görünüyoruz. Cumhuriyet Bayramını kutlarken kaç kişi bu durumumuzu düşünmektedir? Cumhuriyetin ilanını sağlayarak geleceğimizi güvece altına almış atalarımız var. Biz onların emanetine ne kadar sahip çıktık? Sonuçlar neyi gösteriyor?
Eğitim görmemiş kişiler bizim işimize gelir diyen yöneticiler var. Üstelik eğitim kurumlarını yönetebiliyorlar. Onları eleştirmek yerine kendimize bakmalıyız.
Cumhuriyetin ilanının 94. Yılını kutlarken, 94 yıl önce yapılmış olan stratejik planı tekrar anımsamakta yarar var. Ancak stratejik plan hazırlama, uygulama ve değerlendirme becerilerimizi geliştirmeliyiz. Şimdiki durum analizinin ne işe yaramakta olduğunu net olarak açıklayamayan okumuş kişiler bulunmakta…
Cumhuriyet bayramımızı burukluk içerisinde kutladığımı paylaşmak istiyorum. Olağanüstü kapasitedeki potansiyelimizi kullanamıyor olmak gerçekten üzüntü veriyor. Umarım çok hızla gelişen dünyada hak ettiğimiz yere gelebiliriz. O kadar kolay görünmese de başarılabilir. Bizim elimizde…
İyi bir hafta diliyorum.
Sevgi ve Saygıyla kalın.